AB Komisyonu Başkanı Von der Leyen Güvensizlik Oylamasıyla Karşı Karşıya

AB Komisyonu Başkanı İçin Kritik Süreç

Avrupa Birliği (AB) Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, Avrupa Parlamentosu'nda yapılacak güvensizlik oylamasıyla önemli bir sınavla karşı karşıya.

Haziran 2024 seçimlerinin ardından ikinci kez bu görevi üstlenen von der Leyen'in önündeki bu süreç, yönetimine yönelik artan hoşnutsuzluğu gözler önüne seriyor.

Özellikle "Pfizergate" skandalı olarak adlandırılan ve Pfizer CEO'su ile yapılan gizli görüşmelere dair iddialar, güven tazeleyip tazelemeyeceği konusunda merakı artırıyor.

Piperea'nın İddiaları ve Von der Leyen'in Tepkisi

Rumen milletvekili Gheorghe Piperea'nın gündeme getirdiği gensoru önergesi, von der Leyen'in, Kovid-19 salgını döneminde Pfizer ile yaptığı görüşmelerin içeriğini açıklamaması üzerine odaklanıyor. Piperea, bu durumu yolsuzluk şüphesi olarak nitelendirirken, von der Leyen ise iddiaları sert bir şekilde yalanladı.

Von der Leyen, bu tür iddiaları demokrasiye zarar veren "çürütülmüş komplo teorileri" olarak tanımladı ve aşı anlaşmalarının şeffaf bir şekilde yürütüldüğünü savundu.

Avrupa Parlamentosu'nda Oylama Öncesi Gerilim

Strazburg'da toplanan Avrupa Parlamentosu, gensoruyu gündeminin ilk sırasına aldı. Ancak von der Leyen'in en büyük destekçisi Avrupa Halk Partisi (EPP) onun arkasında durduğunu açıkladı. Sosyalistler ve Demokratlar (S&D), Renew Europe ve Yeşiller gibi merkez sağ gruplar da güvensizlik oyu vermeyeceklerini ifade ettiler. Buna karşılık, aşırı sağcı gruplar Komisyon'un istifasını talep ederek önerge lehine oy kullanacaklarını duyurdular. Ancak, önergenin kabul edilmesi için gereken üçte iki çoğunluğun sağlanması beklenmiyor.

Güvensizlik Önergesinin Sembolik Anlamı

Uzmanlar, bu güvensizlik oylamasının sembolik bir anlam taşıdığı görüşünde.

Avrupa Siyaseti Çalışmaları Merkezi analistlerinden Sophia Russack, bu tür oylamaların AB tarihinde olağan olduğunu ve genellikle yönetimden memnuniyetsizliği dile getirmek için kullanıldığını belirtti. Ancak, önergenin başarılı olma ihtimali düşük görülüyor.

Sadece geçmişte, Jacques Santer liderliğindeki Komisyon, güvensizlik oylamasını beklemeden istifa etmişti.

Güvensizlik Oylamaları ve Tarihçe
AB Komisyonu başkanını devirmek amacıyla daha önce dokuz girişim oldu, ancak bunların hiçbiri başarılı olmadı. En son, Jean-Claude Juncker liderliğindeki Komisyon'a karşı yapılan girişim de başarısızlıkla sonuçlandı.

Bugünkü oylama, von der Leyen'in siyasi kariyerinde önemli bir an olsa da, geçmiş örnekler göz önünde bulundurulduğunda sonuçların sembolik kalacağı düşünülüyor. .

Kaynak: AA

AB Komisyonu Başkanı Von der Leyen Güvensizlik Oylamasıyla Karşı Karşıya

AB Komisyonu Başkanı İçin Kritik Süreç

Avrupa Birliği (AB) Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, Avrupa Parlamentosu'nda yapılacak güvensizlik oylamasıyla önemli bir sınavla karşı karşıya.

Haziran 2024 seçimlerinin ardından ikinci kez bu görevi üstlenen von der Leyen'in önündeki bu süreç, yönetimine yönelik artan hoşnutsuzluğu gözler önüne seriyor.

Özellikle "Pfizergate" skandalı olarak adlandırılan ve Pfizer CEO'su ile yapılan gizli görüşmelere dair iddialar, güven tazeleyip tazelemeyeceği konusunda merakı artırıyor.

Piperea'nın İddiaları ve Von der Leyen'in Tepkisi

Rumen milletvekili Gheorghe Piperea'nın gündeme getirdiği gensoru önergesi, von der Leyen'in, Kovid-19 salgını döneminde Pfizer ile yaptığı görüşmelerin içeriğini açıklamaması üzerine odaklanıyor. Piperea, bu durumu yolsuzluk şüphesi olarak nitelendirirken, von der Leyen ise iddiaları sert bir şekilde yalanladı.

Von der Leyen, bu tür iddiaları demokrasiye zarar veren "çürütülmüş komplo teorileri" olarak tanımladı ve aşı anlaşmalarının şeffaf bir şekilde yürütüldüğünü savundu.

Avrupa Parlamentosu'nda Oylama Öncesi Gerilim

Strazburg'da toplanan Avrupa Parlamentosu, gensoruyu gündeminin ilk sırasına aldı. Ancak von der Leyen'in en büyük destekçisi Avrupa Halk Partisi (EPP) onun arkasında durduğunu açıkladı. Sosyalistler ve Demokratlar (S&D), Renew Europe ve Yeşiller gibi merkez sağ gruplar da güvensizlik oyu vermeyeceklerini ifade ettiler. Buna karşılık, aşırı sağcı gruplar Komisyon'un istifasını talep ederek önerge lehine oy kullanacaklarını duyurdular. Ancak, önergenin kabul edilmesi için gereken üçte iki çoğunluğun sağlanması beklenmiyor.

Güvensizlik Önergesinin Sembolik Anlamı

Uzmanlar, bu güvensizlik oylamasının sembolik bir anlam taşıdığı görüşünde.

Avrupa Siyaseti Çalışmaları Merkezi analistlerinden Sophia Russack, bu tür oylamaların AB tarihinde olağan olduğunu ve genellikle yönetimden memnuniyetsizliği dile getirmek için kullanıldığını belirtti. Ancak, önergenin başarılı olma ihtimali düşük görülüyor.

Sadece geçmişte, Jacques Santer liderliğindeki Komisyon, güvensizlik oylamasını beklemeden istifa etmişti.

Güvensizlik Oylamaları ve Tarihçe
AB Komisyonu başkanını devirmek amacıyla daha önce dokuz girişim oldu, ancak bunların hiçbiri başarılı olmadı. En son, Jean-Claude Juncker liderliğindeki Komisyon'a karşı yapılan girişim de başarısızlıkla sonuçlandı.

Bugünkü oylama, von der Leyen'in siyasi kariyerinde önemli bir an olsa da, geçmiş örnekler göz önünde bulundurulduğunda sonuçların sembolik kalacağı düşünülüyor. .

Kaynak: AA