ABD’nin İsrail’e Askeri Desteği: Savaşın Gölgesindeki İşbirliği

ABD yönetimi, Orta Doğu'daki müttefiki İsrail'e sağladığı askeri yardımlarla uluslararası eleştirilerin odağında olmaya devam ediyor. İsrail'in Gazze’ye yönelik saldırıları ve diğer bölgesel operasyonlar, ABD'nin sağladığı askeri destekle derinleşiyor. Joe Biden yönetimi altında başlayan bu süreç, Donald Trump’ın başkanlık döneminde de artarak sürdü. Biden ve Trump yönetiminin İsrail’e verdiği geniş kapsamlı askeri destekler, Gazze ve çevresindeki insan kayıplarının artmasına neden oldu. Ocak ayında göreve gelen Trump, selefi Biden’ın askıya aldığı bazı silah satışlarını tekrar devreye sokarak İsrail'e açık çek politikası izledi. İsrail'e yapılan askeri yardımların odağında, İsrail'in askeri üstünlüğünün korunması hedefi yer aldı.

ABD'nin 2008'de yasalaştırdığı bir düzenleme, İsrail’in karşılaşabileceği askeri tehditleri en az kayıpla bertaraf etme kabiliyetinin desteklenmesini kapsıyor. Bu bağlamda, ABD'nin İsrail ile imzaladığı 38 milyar dolarlık 10 yıllık mutabakat, gelişmiş askeri sistemlerin İsrail’e aktarılmasını içeriyor. Bilhassa son dönemde F-35 savaş uçakları ve başka stratejik silahların teslimatı hız kazandı. 7 Ekim 2023’ten itibaren ABD, İsrail’e askeri yardımlarını daha da artırdı. Bu süreçte, Tel Aviv'e zırhlı araç ve mühimmat dahil olmak üzere toplamda 90 bin tondan fazla askeri ekipman gönderildi. İsrail’e ulaştırılan askeri mühimmatlar, çeşitli hava ve deniz nakliye operasyonları ile taşındı ve bölgedeki çatışmalara doğrudan etki etti. Trump yönetimi, görev süresi boyunca İsrail’e milyarlarca dolarlık askeri yardım teklifini kabul ederek bir dizi yeni anlaşmayı onayladı. İsrail’in ek hava kuvvetleriyle desteklenmesi amacıyla, önümüzdeki yıllarda teslim edilmek üzere F-15 ve F-35 uçaklarına dair anlaşmalar imzalandı. ABD'nin İsrail'e verdiği bu kapsamlı askeri destek, İsrail'in Orta Doğu'daki askeri operasyonlarını kolaylaştırdı ve bölgedeki gerilimi artırdı. Bu destek, hem Biden hem de Trump yönetimleri altında sürdürüldü ve bölgedeki barış çabalarının gölgede kalmasına neden oldu.

ABD ve İsrail arasındaki bu yakın askeri işbirliği, uluslararası alanda birçok sivil toplum kuruluşu ve hükümet tarafından eleştirilmeye devam ediyor. İsrail'in askeri üstünlüğünü güçlendiren bu destekler, bölgedeki istikrarsızlığın derinleşmesine katkı sağladı.

Kaynak: AA

ABD’nin İsrail’e Askeri Desteği: Savaşın Gölgesindeki İşbirliği

ABD yönetimi, Orta Doğu'daki müttefiki İsrail'e sağladığı askeri yardımlarla uluslararası eleştirilerin odağında olmaya devam ediyor. İsrail'in Gazze’ye yönelik saldırıları ve diğer bölgesel operasyonlar, ABD'nin sağladığı askeri destekle derinleşiyor. Joe Biden yönetimi altında başlayan bu süreç, Donald Trump’ın başkanlık döneminde de artarak sürdü. Biden ve Trump yönetiminin İsrail’e verdiği geniş kapsamlı askeri destekler, Gazze ve çevresindeki insan kayıplarının artmasına neden oldu. Ocak ayında göreve gelen Trump, selefi Biden’ın askıya aldığı bazı silah satışlarını tekrar devreye sokarak İsrail'e açık çek politikası izledi. İsrail'e yapılan askeri yardımların odağında, İsrail'in askeri üstünlüğünün korunması hedefi yer aldı.

ABD'nin 2008'de yasalaştırdığı bir düzenleme, İsrail’in karşılaşabileceği askeri tehditleri en az kayıpla bertaraf etme kabiliyetinin desteklenmesini kapsıyor. Bu bağlamda, ABD'nin İsrail ile imzaladığı 38 milyar dolarlık 10 yıllık mutabakat, gelişmiş askeri sistemlerin İsrail’e aktarılmasını içeriyor. Bilhassa son dönemde F-35 savaş uçakları ve başka stratejik silahların teslimatı hız kazandı. 7 Ekim 2023’ten itibaren ABD, İsrail’e askeri yardımlarını daha da artırdı. Bu süreçte, Tel Aviv'e zırhlı araç ve mühimmat dahil olmak üzere toplamda 90 bin tondan fazla askeri ekipman gönderildi. İsrail’e ulaştırılan askeri mühimmatlar, çeşitli hava ve deniz nakliye operasyonları ile taşındı ve bölgedeki çatışmalara doğrudan etki etti. Trump yönetimi, görev süresi boyunca İsrail’e milyarlarca dolarlık askeri yardım teklifini kabul ederek bir dizi yeni anlaşmayı onayladı. İsrail’in ek hava kuvvetleriyle desteklenmesi amacıyla, önümüzdeki yıllarda teslim edilmek üzere F-15 ve F-35 uçaklarına dair anlaşmalar imzalandı. ABD'nin İsrail'e verdiği bu kapsamlı askeri destek, İsrail'in Orta Doğu'daki askeri operasyonlarını kolaylaştırdı ve bölgedeki gerilimi artırdı. Bu destek, hem Biden hem de Trump yönetimleri altında sürdürüldü ve bölgedeki barış çabalarının gölgede kalmasına neden oldu.

ABD ve İsrail arasındaki bu yakın askeri işbirliği, uluslararası alanda birçok sivil toplum kuruluşu ve hükümet tarafından eleştirilmeye devam ediyor. İsrail'in askeri üstünlüğünü güçlendiren bu destekler, bölgedeki istikrarsızlığın derinleşmesine katkı sağladı.

Kaynak: AA