İnme: Dünya Çapında Hayatları Etkileyen Bir Tehdit

İnme, dünya genelinde 17 milyon insanı etkileyen ve 6 milyon kişinin yaşamını yitirmesine neden olan ciddi bir sağlık sorunu olarak karşımıza çıkıyor. Türkiye’de ise inme, ölüm sebepleri arasında ikinci sırada yer alıyor.

Türkiye İstatistik Kurumu’nun verileri, yılda yaklaşık 150 bin kişinin inme geçirdiğini ve her dört dakikada bir kişinin inme ile karşılaştığını gösteriyor.

Bu ciddi durum, beyin ve damar hastalıklarının tüm ölümlerin yüzde 6’sını oluşturduğu Türkiye’de, inme konusuna ciddi bir dikkat çekilmesi gerektiğini ortaya koyuyor.

Zaman Beyindir: Tedavide İlk Müdahalenin Önemi

Girişimsel Nöroloji Uzmanı Dr. Elif Sarıönder Gencer, inme belirtilerinin hızla fark edilmesinin ve ilk 4,5 saat içinde müdahale edilmesinin hayati önem taşıdığını vurguluyor. Yüzde asimetri, ani güçsüzlük, konuşma güçlüğü gibi belirtiler görülürse zaman kaybetmeden 112’yi aramak gerekmektedir. Erken müdahale, sakatlık ve ölüm oranlarını azaltabilir.

Türkiye’de 2019 yılında başlatılan sertifikasyon süreciyle, 57 kapsamlı ve 51 birincil inme merkezi kurulmuş ve bu merkezler ülke genelinde inme tedavisi erişimini artırmıştır.

İnme Önlenebilir Bir Durum: Erken Tanının Gücü

İnmenin önlenebilir bir durum olduğunu belirten Dr. Gencer, Sağlık Bakanlığı’nın yürüttüğü programlarla birinci basamak sağlık hizmetlerinde erken tanı gücünün artırıldığını ifade ediyor.

Dengeli beslenme, düzenli egzersiz, sigaradan uzak durma ve düzenli sağlık kontrolleri gibi basit yaşam tarzı değişiklikleri, hem birincil hem de ikincil inmenin önlenmesinde etkili adımlar olarak öne çıkıyor.

AF ve Karotis Arter Darlığı: İnmede Yüksek Risk Faktörleri

Atriyal fibrilasyon (AF) ve karotis arter darlıkları, inme riskini artıran önemli kardiyovasküler sorunlardır. AF, kalbin düzensiz atmasına sebep olan bir ritim bozukluğu olarak inmeyi 5 kat artırabilir. Erken tanı için düzenli nabız kontrolü ve EKG önerilirken, tanı konulduğunda kan sulandırıcı ilaçlar gibi tedavi yöntemleri uygulanır. Karotis arter darlığında ise plak birikimleri sonucu daralma oluşur ve bu durum nispeten belirtisiz seyreder. Doppler ultrasonografi gibi yöntemler sayesinde erken teşhis edilebilir.

Hayat Kurtaran Müdahaleler ve Bilinçlenmenin Önemi

Dr. Gencer, inme belirtilerinin bilinmesinin ve hızlı hareket etmenin hayat kurtarıcı olduğunu vurguluyor. Ani güçsüzlük, konuşma bozukluğu gibi işaretler fark edildiğinde acilen 112 aranması gerektiğini belirtiyor.

Erken ve etkili müdahale, sağlıklı bir yaşam için atılabilecek en önemli adımlardan biri olarak görülüyor ve kişilerin inme konusunda bilinçlendirilmesi, toplum sağlığı açısından kritik önem taşıyor. .

Kaynak: IHA