Sığınak Ayrımcılığına Tepki

İsrail'de son dönemde yaşanan askeri saldırılar sırasında, yalnızca Yahudi vatandaşların sığınaklara kabul edilip Arap ve yabancı uyrukluların dışarıda bırakılması tepkilere neden oldu. Bu ayrımcılık, İsrail'deki yapısal eşitsizlikleri ve ayrımcılığı bir kez daha gözler önüne seriyor. İsrail vatandaşı Araplar açısından bu durum ciddi bir risk taşırken, raporlar Arap mahallelerinde çoğu evde korunaklı alanların eksikliğini vurguluyor. Bu da saldırılarda can kaybı riskini artırıyor.

Altyapı Eksiklikleri ve Ayrımcılık

İsrail'deki eşitsizlik sadece bireysel davranışlarla sınırlı değil, aynı zamanda altyapı eksiklikleriyle de kendini gösteriyor. İsrail Devlet Denetleme Kurumu'na göre ülkedeki Arap yerleşimlerinin sadece yüzde 15'inde halkın kullanabileceği sığınak bulunuyor. Buna karşın Yahudi yerleşim bölgelerinde binlerce sığınak mevcut ve bu, toplumlar arasındaki derin eşitsizliği vurguluyor.

Yasaların Arap Vatandaşlara Etkisi

2023'te İsrail parlamentosunda yapılan bir yasa değişikliği, İçişleri Bakanı'na, İsrail vatandaşı Arapların veya Doğu Kudüs'te oturma hakkı bulunan Filistinlilerin vatandaşlıklarının iptali için Yüksek Mahkeme'ye başvurma yetkisi verdi. Bu yasa, Arap vatandaşların ülkedeki konumunu daha güvencesiz hale getiriyor.

Öte yandan, bu kişilerin Filistin yönetiminden maddi destek aldıkları kanıtlanırsa, cezalarının ardından Batı Şeria veya Gazze'ye sınır dışı edilmeleri mümkün kılınıyor.

Doğu Kudüs ve Negev'de Durum

Doğu Kudüs'teki Arap mahallelerinde güvenli odalar yok denecek kadar azken, bu tür korunaklar Yahudilerin yaşadığı bölgelerde yaygın. Negev Çölü'nde ise Arap yerleşimleri sığınak, elektrik ve su altyapısından yoksun durumda. "İsrail Bağışlıyor" adlı STK, bu bölgelerde taşınabilir sığınaklar inşa etmek için kampanya başlattı. Ancak bu çabalar, bölgedeki Arapların temel ihtiyaçlardan mahrum bırakıldığı gerçeğini değiştirmiyor.

Sosyal Medyada Yansıyan Tanıklıklar

Sosyal medyada yayılan video ve tanıklıklar, ayrımcı uygulamaların boyutunu ortaya koyuyor.

Bir üniversite sığınağına Arap öğrencilerin alınmaması veya Taylandlı işçilerin sığınaklara girişinin engellenmesi gibi vakalar, kamuoyunda geniş yankı buldu. Bu durum, İsrail'in ayrımcı politikalarının toplumun her kesiminde nasıl hissedildiğini gösteriyor. .

Kaynak: AA

Sığınak Ayrımcılığına Tepki

İsrail'de son dönemde yaşanan askeri saldırılar sırasında, yalnızca Yahudi vatandaşların sığınaklara kabul edilip Arap ve yabancı uyrukluların dışarıda bırakılması tepkilere neden oldu. Bu ayrımcılık, İsrail'deki yapısal eşitsizlikleri ve ayrımcılığı bir kez daha gözler önüne seriyor. İsrail vatandaşı Araplar açısından bu durum ciddi bir risk taşırken, raporlar Arap mahallelerinde çoğu evde korunaklı alanların eksikliğini vurguluyor. Bu da saldırılarda can kaybı riskini artırıyor.

Altyapı Eksiklikleri ve Ayrımcılık

İsrail'deki eşitsizlik sadece bireysel davranışlarla sınırlı değil, aynı zamanda altyapı eksiklikleriyle de kendini gösteriyor. İsrail Devlet Denetleme Kurumu'na göre ülkedeki Arap yerleşimlerinin sadece yüzde 15'inde halkın kullanabileceği sığınak bulunuyor. Buna karşın Yahudi yerleşim bölgelerinde binlerce sığınak mevcut ve bu, toplumlar arasındaki derin eşitsizliği vurguluyor.

Yasaların Arap Vatandaşlara Etkisi

2023'te İsrail parlamentosunda yapılan bir yasa değişikliği, İçişleri Bakanı'na, İsrail vatandaşı Arapların veya Doğu Kudüs'te oturma hakkı bulunan Filistinlilerin vatandaşlıklarının iptali için Yüksek Mahkeme'ye başvurma yetkisi verdi. Bu yasa, Arap vatandaşların ülkedeki konumunu daha güvencesiz hale getiriyor.

Öte yandan, bu kişilerin Filistin yönetiminden maddi destek aldıkları kanıtlanırsa, cezalarının ardından Batı Şeria veya Gazze'ye sınır dışı edilmeleri mümkün kılınıyor.

Doğu Kudüs ve Negev'de Durum

Doğu Kudüs'teki Arap mahallelerinde güvenli odalar yok denecek kadar azken, bu tür korunaklar Yahudilerin yaşadığı bölgelerde yaygın. Negev Çölü'nde ise Arap yerleşimleri sığınak, elektrik ve su altyapısından yoksun durumda. "İsrail Bağışlıyor" adlı STK, bu bölgelerde taşınabilir sığınaklar inşa etmek için kampanya başlattı. Ancak bu çabalar, bölgedeki Arapların temel ihtiyaçlardan mahrum bırakıldığı gerçeğini değiştirmiyor.

Sosyal Medyada Yansıyan Tanıklıklar

Sosyal medyada yayılan video ve tanıklıklar, ayrımcı uygulamaların boyutunu ortaya koyuyor.

Bir üniversite sığınağına Arap öğrencilerin alınmaması veya Taylandlı işçilerin sığınaklara girişinin engellenmesi gibi vakalar, kamuoyunda geniş yankı buldu. Bu durum, İsrail'in ayrımcı politikalarının toplumun her kesiminde nasıl hissedildiğini gösteriyor. .

Kaynak: AA