Küresel Borç Seviye Koruyor: Özel ve Kamu Sektörü Dengesi

Uluslararası Para Fonu (IMF) tarafından yayımlanan güncel bir blog yazısına göre, küresel borç seviyesi son yıllarda istikrar kazanmış olsa da hâlâ oldukça yüksek noktalarda seyrediyor.

IMF'nin Küresel Borç Veritabanı'nın son güncellemesi, toplam borcun küresel Gayri Safi Yurt İçi Hasıla'nın (GSYH) yüzde 235'inin biraz üzerinde sabit kaldığını ortaya koyuyor. Bu denge, özel sektör kredilerinde yaşanan sürekli düşüşün, hükümetlerin artan borçlanmaları ile karşılanmasından kaynaklanıyor.

Özel Borçlar Geriliyor, Kamu Borcu Artıyor

Özel borçlar, hanehalkı sorumluluklarındaki azalma ve finansal olmayan şirketlerin borçlarındaki minimal değişiklikler sayesinde GSYH'nin yüzde 143'ünün altına inerek 2015 yılından bu yana en düşük seviyesine geriledi. Ancak, kamu borcu aynı dönemde neredeyse yüzde 93'e yükseldi. ABD doları üzerinden bakıldığında, toplam borç hafif bir artış göstererek 251 trilyon dolara ulaştı. Bu dönemde kamu borcu 99,2 trilyon dolara çıkarken, özel sektör borcu 151,8 trilyon dolara geriledi.

ABD ve Çin Global Borç Dinamiklerinde Başrol Oynamaya Devam Ediyor

ABD ve Çin, küresel borç dinamiklerini şekillendirmede önemli bir rol üstlenirken, hem gelişmiş hem de gelişmekte olan ekonomilerde görülen borç ve bütçe açığı seviyeleri tarihi ortalamalara göre oldukça yüksek ve kaygı verici. IMF'nin raporunda, bu durumun gelecekte yapısal dengeleri ve mali sürdürülebilirliği tehdit edebileceği belirtiliyor.

Orta Vadeli Planlamalar ve Kamu Borçlarının Azaltılması

Uzmanlar, hükümetlerin kamu borçlarını azaltabilmek için güvenilir orta vadeli planlar kapsamında kademeli mali ayarlamalara öncelik vermesi gerektiğini vurguluyor. Bu yöndeki ekonomik politikaların, kamu borcunun hafifletilmesine ve özel sektör yatırımlarının teşvik edilmesine katkı sunabileceği düşünülüyor.

Ekonomik Büyüme ve Belirsizliğin Azaltılması

Ekonomik büyümeyi destekleyen ve belirsizliği azaltan bir ortamın yaratılması, özel sektör yatırımlarını çekmek ve kamu borçlarını yönetilebilir seviyelere indirmek için kritik öneme sahip. Uluslararası işbirlikleri ve ekonomiler arası koordinasyonun artırılması, küresel borç problemine çözüm bulma yolunda önemli bir adım olabilir. .

Kaynak: AA

Küresel Borç Seviye Koruyor: Özel ve Kamu Sektörü Dengesi

Uluslararası Para Fonu (IMF) tarafından yayımlanan güncel bir blog yazısına göre, küresel borç seviyesi son yıllarda istikrar kazanmış olsa da hâlâ oldukça yüksek noktalarda seyrediyor.

IMF'nin Küresel Borç Veritabanı'nın son güncellemesi, toplam borcun küresel Gayri Safi Yurt İçi Hasıla'nın (GSYH) yüzde 235'inin biraz üzerinde sabit kaldığını ortaya koyuyor. Bu denge, özel sektör kredilerinde yaşanan sürekli düşüşün, hükümetlerin artan borçlanmaları ile karşılanmasından kaynaklanıyor.

Özel Borçlar Geriliyor, Kamu Borcu Artıyor

Özel borçlar, hanehalkı sorumluluklarındaki azalma ve finansal olmayan şirketlerin borçlarındaki minimal değişiklikler sayesinde GSYH'nin yüzde 143'ünün altına inerek 2015 yılından bu yana en düşük seviyesine geriledi. Ancak, kamu borcu aynı dönemde neredeyse yüzde 93'e yükseldi. ABD doları üzerinden bakıldığında, toplam borç hafif bir artış göstererek 251 trilyon dolara ulaştı. Bu dönemde kamu borcu 99,2 trilyon dolara çıkarken, özel sektör borcu 151,8 trilyon dolara geriledi.

ABD ve Çin Global Borç Dinamiklerinde Başrol Oynamaya Devam Ediyor

ABD ve Çin, küresel borç dinamiklerini şekillendirmede önemli bir rol üstlenirken, hem gelişmiş hem de gelişmekte olan ekonomilerde görülen borç ve bütçe açığı seviyeleri tarihi ortalamalara göre oldukça yüksek ve kaygı verici. IMF'nin raporunda, bu durumun gelecekte yapısal dengeleri ve mali sürdürülebilirliği tehdit edebileceği belirtiliyor.

Orta Vadeli Planlamalar ve Kamu Borçlarının Azaltılması

Uzmanlar, hükümetlerin kamu borçlarını azaltabilmek için güvenilir orta vadeli planlar kapsamında kademeli mali ayarlamalara öncelik vermesi gerektiğini vurguluyor. Bu yöndeki ekonomik politikaların, kamu borcunun hafifletilmesine ve özel sektör yatırımlarının teşvik edilmesine katkı sunabileceği düşünülüyor.

Ekonomik Büyüme ve Belirsizliğin Azaltılması

Ekonomik büyümeyi destekleyen ve belirsizliği azaltan bir ortamın yaratılması, özel sektör yatırımlarını çekmek ve kamu borçlarını yönetilebilir seviyelere indirmek için kritik öneme sahip. Uluslararası işbirlikleri ve ekonomiler arası koordinasyonun artırılması, küresel borç problemine çözüm bulma yolunda önemli bir adım olabilir. .

Kaynak: AA