Girişimsel Yöntemler Tiroid Nodüllerine Çözüm Sunuyor

Tiroid nodülleri, toplumda yaygın olarak görülen ve bazı durumlarda cerrahi müdahale gerektirebilen sağlık sorunları arasında yer alıyor. Sakarya Özel Adatıp Hastanesi Girişimsel Radyoloji Uzmanı Doç.

Dr. Ömer Faruk Ateş, tiroid nodüllerinin tedavisinde cerrahi dışı yöntemler olan RFA (Radyo Frekans Ablasyonu) ve MWA (Mikrodalga Ablasyonu) teknikleri hakkında önemli bilgiler sundu. Ateş, her tiroid nodülünün cerrahi işlem gerektirmediğini belirterek, farklı tedavi yaklaşımlarının varlığına dikkat çekti.

Bu yöntemler cilt üzerinden ince bir iğne yardımıyla nodül içerisine enerji uygulanması esasına dayanıyor ve bu sayede nodülün küçültülmesi hedefleniyor.

RFA ve MWA Yöntemleri Nasıl Uygulanıyor?

RFA ve MWA yöntemleri, tiroid nodüllerine ameliyat alternatifi sunan girişimsel tedavi teknikleri olarak öne çıkıyor. Bu yöntemler, cilt üzerinden ince bir iğne ile nodül içerisine girilerek kontrollü enerji verilmesine dayanıyor. Doç. Dr. Ateş, bu tekniğin nodül boyutunu küçültmeyi ve hastaların yaşadığı rahatsızlıkları azaltmayı hedeflediğini belirtti. Bu yöntemler, özellikle cerrahiye uygun olmayan hastalar için ideal bir seçenek oluyor. Ayrıca, kozmetik kaygıları olan ve biyopsi ile iyi huylu olduğu doğrulanan nodüllerde de tercih edilebiliyor.

Hangi Durumlarda RFA ve MWA Tercih Edilir?

RFA ve MWA yöntemlerinin tercih edilmesinde hastanın genel durumu, nodülün yapısı ve büyüklüğü gibi faktörler önem taşıyor. Doç.

Dr. Ateş, bu yöntemlerin cerrahiye uygun olmayan, kozmetik açıdan rahatsızlık veren ve basıya bağlı yutma güçlüğü veya nefes darlığı yaşayan hastalarda kullanılabileceğini vurguluyor. Özellikle iyi huylu olduğu biyopsi ile doğrulanan nodüllerde bu tedavi alternatifleri oldukça etkili sonuçlar veriyor. Bu nedenle, detaylı bir değerlendirme süreci büyük önem taşıyor.

RFA ve MWA Yöntemlerinin Avantajları

RFA ve MWA yöntemleri, cerrahi risklerin ve postoperatif komplikasyonların önlenmesi açısından önemli avantajlar sunuyor. Doç. Dr. Ateş, bu yöntemlerin minimal invaziv olması sayesinde hasta konforunu artırdığını ve iyileşme süreçlerini hızlandırdığını ifade ediyor. RFA ve MWA tedavileri, uygun hastalarda cerrahiye ihtiyaç duyulmadan başarılı sonuçlar elde edilmesini sağlıyor. Ancak, her hasta için aynı yöntemin uygun olmadığını, dolayısıyla doğru tanı ve kapsamlı hekim değerlendirmesinin kritik önem taşıdığını vurguluyor.

Hasta Özelinde Tedavi Planlaması

Sonuç olarak, tiroid nodüllerinin tedavisinde kullanılan RFA ve MWA yöntemleri, hastalara ameliyatsız etkili çözüm seçenekleri sunuyor. Ancak, bu tedavi alternatiflerinin her hastada aynı sonuçları vermediğinin bilincinde olunması gerekiyor. Doç. Dr. Ateş, her bir hastanın genel sağlık durumu ve nodül özelliklerinin değerlendirilerek en uygun tedavi planının oluşturulmasının önemine değiniyor. Bu doğrultuda, doğru hekim değerlendirmesi ve tanı süreci, tedavi başarısında belirleyici rol oynuyor. .

Kaynak: IHA