Altınbaş Üniversitesi’nden Doç. Dr. Handan Tanyıldızı Kökkülünk’ün liderliğinde yürütülen TÜBİTAK destekli bir proje, akciğer kanserinin teşhisinde çığır açan bir başarıya imza attı. Bu yenilikçi proje, yapay zeka tekniklerini kullanarak yüzde 97 doğruluk oranıyla akciğer kanserini tespit edebiliyor.

Projede, Pozitron Emisyon Tomografisi/Bilgisayarlı Tomografi (PET/BT) görüntülerinin yanı sıra, kas kaybı gösteren sarkopeni belirteçleri ve inflamasyon biyobelirteçleri (CRP, WBC, NEU gibi) bir araya getirildi. Rastgele orman algoritmasıyla analiz edilen bu çok yönlü veri seti, kanser teşhisinde göz kamaştırıcı bir performans sergiliyor. Doç.

Dr. Kökkülünk, projenin yalnızca görüntüleme verilerini değil, aynı zamanda hastaların fiziksel ve bağışıklık sistemine ilişkin verilere de dayanarak bütüncül bir yaklaşım sunduğunu belirtti. Bu sayede akciğer kanserinin erken teşhisi kolaylaşırken, hastalar tedaviye daha hızlı ulaşabiliyor. Yeni yöntem, tedavi maliyetlerini azaltma ve hastaların yaşam kalitesini artırma potansiyeline sahip. Farklı veri kaynaklarını bir araya getiren yaklaşım, sağlık hizmetlerinde devrim yaratıyor. Kökkülünk’ün açıklamalarına göre, bu proje sayesinde iyi huylu, kötü huylu ve kanser dışı vakalar etkin bir şekilde sınıflandırılabiliyor. Projenin sağladığı bu başarı, gelecekteki sağlık teknolojilerine ilham vermeye hazırlanıyor. .

Kaynak: IHA

Altınbaş Üniversitesi’nden Doç. Dr. Handan Tanyıldızı Kökkülünk’ün liderliğinde yürütülen TÜBİTAK destekli bir proje, akciğer kanserinin teşhisinde çığır açan bir başarıya imza attı. Bu yenilikçi proje, yapay zeka tekniklerini kullanarak yüzde 97 doğruluk oranıyla akciğer kanserini tespit edebiliyor.

Projede, Pozitron Emisyon Tomografisi/Bilgisayarlı Tomografi (PET/BT) görüntülerinin yanı sıra, kas kaybı gösteren sarkopeni belirteçleri ve inflamasyon biyobelirteçleri (CRP, WBC, NEU gibi) bir araya getirildi. Rastgele orman algoritmasıyla analiz edilen bu çok yönlü veri seti, kanser teşhisinde göz kamaştırıcı bir performans sergiliyor. Doç.

Dr. Kökkülünk, projenin yalnızca görüntüleme verilerini değil, aynı zamanda hastaların fiziksel ve bağışıklık sistemine ilişkin verilere de dayanarak bütüncül bir yaklaşım sunduğunu belirtti. Bu sayede akciğer kanserinin erken teşhisi kolaylaşırken, hastalar tedaviye daha hızlı ulaşabiliyor. Yeni yöntem, tedavi maliyetlerini azaltma ve hastaların yaşam kalitesini artırma potansiyeline sahip. Farklı veri kaynaklarını bir araya getiren yaklaşım, sağlık hizmetlerinde devrim yaratıyor. Kökkülünk’ün açıklamalarına göre, bu proje sayesinde iyi huylu, kötü huylu ve kanser dışı vakalar etkin bir şekilde sınıflandırılabiliyor. Projenin sağladığı bu başarı, gelecekteki sağlık teknolojilerine ilham vermeye hazırlanıyor. .

Kaynak: IHA