Güneş ve Rüzgar Enerjisinin Yükselişi

Küresel enerji düşünce kuruluşu Ember’in raporu, 2023 yılının ilk yarısında elektrik talebinin yüzde 2,6 oranında arttığını ortaya koydu. Bu dönemde güneş ve rüzgar enerjisi, elektrik ihtiyacındaki artışı tamamen karşılayarak fosil yakıtların kullanımını azaltmada etkili oldu. Yenilenebilir kaynakların toplam elektrik üretimindeki payı ise yüzde 34,2’ye yükseldi. Güneş enerjisi yüzde 8,8, rüzgar enerjisi ise yüzde 9,2 pay alırken, hidroelektrik yüzde 13,9'luk dilimi oluşturdu. Diğer yenilenebilir kaynaklar ise yüzde 2,3 oranında katkı sağladı.

Yenilenebilir Enerji Kömürden Daha Fazla Elektrik Üretti

Analiz edilen dönemde yenilenebilir enerji kaynaklarından toplam 5 bin 72 teravatsaat elektrik üretildi. Kömürden üretilen elektrik miktarı ise 4 bin 896 teravatsaatte kaldı. Bu, yenilenebilir enerjinin ilk kez kömürden daha fazla elektrik ürettiğini gösteriyor. Elektrik üretiminde gazın payı yüzde 20,7 olurken, nükleer enerji yüzde 9,1 oranında kaldı. Diğer fosil yakıtlar ise üretimin geri kalan kısmını sağladı.

Çin ve Hindistan'da Temiz Enerji Artışı

Dünyanın önde gelen ekonomileri Çin ve Hindistan, fosil yakıtlardan üretimi azaltarak temiz enerjiye yöneldi. Çin, temiz enerji liderliğini sürdürürken, Hindistan da yenilenebilir kaynaklardan üretilen elektrikle talepteki artışı aştı. Bu iki ülkede gözlenen gelişmeler, küresel enerji üretiminde sürdürülebilir dönüşümün işaretlerini veriyor. Buna karşın ABD ve Avrupa Birliği'nde fosil yakıtlardan elektrik üretimi artış gösterdi.

Küresel Dönüşümde Kritik Eşik

Ember Kıdemli Elektrik Analisti Małgorzata Wiatros-Motyka, raporun sonuçlarını "kritik bir dönüm noktasının ilk işaretleri" olarak nitelendirdi.

Güneş ve rüzgar enerjisinin hızla büyüdüğünü ifade ederek, temiz enerjinin elektrik talebi artışına yanıt verme kapasitesine ulaşmaya başladığını belirtti. Bu gelişmeler, elektrik üretiminde sürdürülebilirliğin yükseldiği bir dönüşümün başlangıcına işaret ediyor.

Küresel Enerji Dengesinde Yenilikçi Yaklaşımlar

Rapor, yenilenebilir enerji üretiminin talep artışıyla orantılı bir şekilde büyüdüğünü ve ülkelere göre farklılık gösterdiğini ortaya koydu. Çin ve Hindistan gibi ülkeler temiz enerji kaynaklarını artırırken, ABD ve Avrupa'da fosil yakıtların halen önemli bir yer tuttuğu gözlemleniyor. Bu değişimler, küresel enerji üretiminde dengeyi yeniden şekillendiriyor ve temiz enerjiye geçişin hızlandığını gösteriyor. .

Kaynak: AA

Güneş ve Rüzgar Enerjisinin Yükselişi

Küresel enerji düşünce kuruluşu Ember’in raporu, 2023 yılının ilk yarısında elektrik talebinin yüzde 2,6 oranında arttığını ortaya koydu. Bu dönemde güneş ve rüzgar enerjisi, elektrik ihtiyacındaki artışı tamamen karşılayarak fosil yakıtların kullanımını azaltmada etkili oldu. Yenilenebilir kaynakların toplam elektrik üretimindeki payı ise yüzde 34,2’ye yükseldi. Güneş enerjisi yüzde 8,8, rüzgar enerjisi ise yüzde 9,2 pay alırken, hidroelektrik yüzde 13,9'luk dilimi oluşturdu. Diğer yenilenebilir kaynaklar ise yüzde 2,3 oranında katkı sağladı.

Yenilenebilir Enerji Kömürden Daha Fazla Elektrik Üretti

Analiz edilen dönemde yenilenebilir enerji kaynaklarından toplam 5 bin 72 teravatsaat elektrik üretildi. Kömürden üretilen elektrik miktarı ise 4 bin 896 teravatsaatte kaldı. Bu, yenilenebilir enerjinin ilk kez kömürden daha fazla elektrik ürettiğini gösteriyor. Elektrik üretiminde gazın payı yüzde 20,7 olurken, nükleer enerji yüzde 9,1 oranında kaldı. Diğer fosil yakıtlar ise üretimin geri kalan kısmını sağladı.

Çin ve Hindistan'da Temiz Enerji Artışı

Dünyanın önde gelen ekonomileri Çin ve Hindistan, fosil yakıtlardan üretimi azaltarak temiz enerjiye yöneldi. Çin, temiz enerji liderliğini sürdürürken, Hindistan da yenilenebilir kaynaklardan üretilen elektrikle talepteki artışı aştı. Bu iki ülkede gözlenen gelişmeler, küresel enerji üretiminde sürdürülebilir dönüşümün işaretlerini veriyor. Buna karşın ABD ve Avrupa Birliği'nde fosil yakıtlardan elektrik üretimi artış gösterdi.

Küresel Dönüşümde Kritik Eşik

Ember Kıdemli Elektrik Analisti Małgorzata Wiatros-Motyka, raporun sonuçlarını "kritik bir dönüm noktasının ilk işaretleri" olarak nitelendirdi.

Güneş ve rüzgar enerjisinin hızla büyüdüğünü ifade ederek, temiz enerjinin elektrik talebi artışına yanıt verme kapasitesine ulaşmaya başladığını belirtti. Bu gelişmeler, elektrik üretiminde sürdürülebilirliğin yükseldiği bir dönüşümün başlangıcına işaret ediyor.

Küresel Enerji Dengesinde Yenilikçi Yaklaşımlar

Rapor, yenilenebilir enerji üretiminin talep artışıyla orantılı bir şekilde büyüdüğünü ve ülkelere göre farklılık gösterdiğini ortaya koydu. Çin ve Hindistan gibi ülkeler temiz enerji kaynaklarını artırırken, ABD ve Avrupa'da fosil yakıtların halen önemli bir yer tuttuğu gözlemleniyor. Bu değişimler, küresel enerji üretiminde dengeyi yeniden şekillendiriyor ve temiz enerjiye geçişin hızlandığını gösteriyor. .

Kaynak: AA