ABD’nin İsrail’e Yönelik Silah Satış Planı

ABD, İsrail’e 3,8 milyar dolar değerinde 30 adet AH-64 Apache saldırı helikopteri ve 1,9 milyar dolar değerinde 3 bin 250 piyade zırhlı aracı satmayı planlıyor. Bu satış, ABD’nin dış askeri yardım programı kapsamında finanse edilecek. Söz konusu silahların teslimatının ise en erken 2-3 yıl içinde gerçekleşmesi bekleniyor. Bu devasa askeri anlaşma, ABD’nin Orta Doğu’daki stratejik ortaklarıyla ilişkilerini güçlendirmeye yönelik bir adım olarak görülüyor.

Kongre Onay Süreci Devam Ediyor

Satış planının, ABD Temsilciler Meclisi Dış İlişkiler Komitesi ve Senato Dış İlişkiler Komitesi’nin liderlerinin onayından geçmesi gerekiyor. Onayın ardından plan, Kongre’ye sunulacak ve kamuoyuna resmi bir bildirim yapılacak. ABD hükümeti, bu tür büyük çaplı silah satışlarını dikkatlice değerlendiriyor ve stratejik anlamda uyumlu hale getirmeye çalışıyor.

Satış Planının Zamanlaması Dikkat Çekiyor

İsrail’e yapılacak olan bu silah satış planı, İsrail’in 9 Eylül’de Katar’daki Hamas liderlerine yönelik gerçekleştirdiği saldırıdan yaklaşık bir ay önce Kongre liderlerine iletilmiş. Bu zamanlama, birçok kişi tarafından satış teklifinin stratejik bir önem taşıdığı şeklinde yorumlanıyor. İsrail’in bölgedeki askeri kapasitesinin artırılması, Orta Doğu’daki güç dengeleri üzerinde etkili olabilir.

İsrail’in Apache Filosunda Büyük Artış

Planlanan satış gerçekleşirse, İsrail’in mevcut Apache helikopter filosunun neredeyse iki katına çıkacağı belirtiliyor. Bu durum, İsrail’in hava saldırı kapasitesini önemli ölçüde artıracak.

Apache helikopterleri, modern savaş alanlarında etkili bir saldırı aracı olarak bilinir ve bu yüzden, İsrail’in askeri stratejilerinde önemli bir rol oynayabilir.

ABD ve İsrail Arasındaki Stratejik İşbirliği

Bu büyük çaplı silah satışı, ABD ve İsrail arasındaki kapatılmaz askeri ve stratejik işbirliğinin bir göstergesi olarak dikkat çekiyor. İki ülke arasındaki ilişkiler, uzun yıllardır askeri yardım ve ortak savunma projeleri ile şekilleniyor. Bu tür satışlar, İsrail’in güvenlik güçlerini güçlendirmesine yardımcı olurken, ABD’nin bölgedeki etkisini pekiştirmesine olanak tanıyor. .

Kaynak: AA