ABD’den Albanese’nin Faaliyetlerine Eleştiri

ABD, Birleşmiş Milletler’deki temsilcilikleri aracılığıyla 1967 yılından bu yana işgal altında olan Filistin topraklarındaki insan hakları durumunu inceleyen BM Özel Raportörü Albanese hakkında ciddi endişelerini dile getirdi. Bu endişelerin BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’e iletildiği belirtildi. Albanese’nin çalışmalarının ABD tarafından dikkatle takip edildiği, bu faaliyetlerin ise olumsuz bir perspektifle değerlendirildiği ifade edildi.

Genel Sekreter Guterres’e Çağrı

ABD’nin açıklamalarına göre, GM Sekreteri Antonio Guterres, Albanese’nin görevden alınması yönünde adım atmaya davet edildi. ABD, bu yönde bir aksiyon alınmaması halinde sadece BM’nin değil, ABD’nin de saygınlığının zedelenebileceğini ifade etti. Bu durumda, ABD’nin kendi adımlarını atmak zorunda kalabileceği belirtilerek, konunun uluslararası düzeyde yankı yaratabileceğine dikkat çekildi.

Antisemitizm ve İsrail Karşıtlığı İddiaları

ABD’nin açıklamalarında, Albanese’nin daha önceki rapor ve söylemlerinde “antisemitik” bir yaklaşım sergilediği ve İsrail karşıtı bir önyargı oluşturduğu iddialarına yer verildi.

Bu suçlamalar, Albanese’nin çalışmalarının uluslararası toplumda nasıl bir etki yarattığı ve güvenilirliğinin sorgulanması açısından kritik bir öneme sahip. Bu bağlamda, Albanese’nin raporlarının objektif olmadığı öne sürüldü.

Öne Sürülen Soykırım İddiaları

Açıklamada, Albanese’nin raporlarında yer verdiği soykırım iddialarının asılsız olduğu belirtiliyor. Bu tür iddiaların, uluslararası ilişkilerde gerginlik yaratabileceği ve çatışmaları tırmandırabileceği düşünülüyor. ABD, bu iddiaların yanıltıcı ve tehlikeli olduğunu, bu nedenle Albanese’nin moderasyonunu kaybettiğini savunuyor.

Görev Uygunsuzluğu Üzerine Vurgular

ABD’li yetkililer, Albanese’nin “kötü niyetli antisemitizmi” teşvik ettiği ve “terörizme destek verdiği” gerekçesiyle BM Özel Raportör pozisyonuna uygun olmadığını ileri sürdü. Öne sürülen bu iddialar, Albanese’nin raporlarının tarafsızlığına ve güvenilirliğine karşı ciddi bir meydan okuma olarak değerlendiriliyor.

ABD’nin bu tavrı, BM’nin gelecekteki çalışmalarını ve insan hakları raporlarının uluslararası alandaki kabulünü nasıl etkileyeceği konusunda soru işaretleri yaratıyor. .

Kaynak: AA