Oylama Baskısı ve Meclis Gündemi

Eylül ayının sonunda Washington DC’ye dönen kongre üyeleri, Jeffrey Epstein davasının belgelerinin açıklanması yönündeki oylamayla ilgili artan bir baskı altındalar. Demokrat Adelita Grijalva’nın göreve başlamasıyla, Meclis gündemine getirilecek tasarının gerekli desteği alması mümkün hale geldi. Bu gelişme, Epstein mağdurları ve kamuoyu için önemli bir dönüm noktası oluşturuyor.

Trump ve Epstein İlişkileri Üzerine Kanıtlar

CNN’in incelediği görüntüler, Trump ile Epstein arasındaki ilişkilerin 1990’lara kadar dayandığını ortaya koyuyor. Epstein davasına ilişkin yeni yayımlanan belgelerde, Trump’a gönderilen ve onun tarafından reddedilen bir mektup da yer alıyor.

Demokratlar, bu belgenin kamuoyuna açıklanmasını talep ederken, belgelerin Epstein’in ölümünden sonra da geniş kapsamlı bir şekilde incelendiği görülüyor.

Cumhuriyetçi Üyeler ve Belge Açıklama Talepleri

Cumhuriyetçi üyelerin önemli bir kısmı, Başkan Trump’a karşı daha ihtiyatlı bir duruş sergilerken, Thomas Massie ve Marjorie Taylor Greene gibi isimlerin liderliğindeki baskının artmasıyla belgelerin açıklanması yönündeki talepler güçleniyor. “Pedofilleri koruyor” görüntüsü vermekten çekinen bu üyeler, daha şeffaf bir süreç talep ediyor.

Denetim Komitesinin Yeni Açıklamaları

ABD Temsilciler Meclisi Denetim Komitesi, Epstein’in kız arkadaşı Ghislaine Maxwell’e ve yazar Michael Wolff’a gönderdiği e-postaları kamuoyuyla paylaştı. Yayınlanan yazışmalarda, Epstein’in bazı mağdurlarla Trump’ın da evinde vakit geçirdiği iddiaları yer alıyor.

FBI ve Adalet Bakanlığı’nın Sonuçları

ABD Adalet Bakanlığı ve FBI, Epstein dosyalarındaki ünlü isimlerden oluşan müşteri listesine dair kanıt bulamadıklarını açıkladı. Epstein’ın hapishanede intihar ettiği sonucuna varılırken, birçok komplo teorisi de gündeme taşındı. Epstein’in İsrail için çalıştığına dair iddialar ise Washington’da yankı buluyor. .

Kaynak: AA