Zeytin Hasadı Gaziantep’te Başladı

Gaziantep Ticaret Borsası (GTB) Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Akıncı, şehrin ve çevresinin zeytin hasadına başladığını açıkladı.

Zeytinin sadece tarımsal değil, aynı zamanda ekonomik önemine de dikkat çeken Akıncı, Antep fıstığından sonra bölge ekonomisine en fazla katkı sağlayan tarımsal ürün olduğunu vurguladı.

Akıncı, zeytinin bölgedeki çiftçiler için hem geçim kaynağı olduğunu hem de Gaziantep tarımının can damarlarından biri olarak nitelendirildiğini belirtti.

Türkiye’nin Zeytin Üretimindeki Gücü

Türkiye’nin zeytin üretiminde dünya çapında önemli bir konumda bulunduğunu aktaran Akıncı, Ulusal Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi (UZZK) verilerine dayanarak geçtiğimiz yıl ülke genelinde toplamda 3 milyon 600 bin ton zeytin üretildiğini ifade etti.

Bu üretimin 750 bin tonu sofralık, 2 milyon 850 bin tonu ise yağlık zeytin olarak gerçekleşti. Zeytinyağı üretimi ise yaklaşık 475 bin ton civarında oldu. Türkiye’nin bu güçlü rakamlarla hem iç tüketimde hem de ihracatta stratejik bir konumda olduğunu belirtti.

Bölgesel Rekoltede Dalgalanmalar Bekleniyor

Akıncı, bu yıl zeytin üretiminde bazı bölgelerde rekolte farklılıkları olabileceğini belirtti. İklim ve üretim koşullarına bağlı olarak özellikle Ege ve Akdeniz bölgelerinde kısmi rekolte düşüşleri öngörülüyor. Ancak üreticilerin hasat için hazır olduklarını ve kaliteyi koruma konusunda bilinçli davrandıklarını ifade etti.

Gaziantep’te Zeytin Üretimi ve İklim Koşulları

Gaziantep özelinde de değerlendirmelerde bulunan Akıncı, soğuk hava, don ve iklim değişikliklerinin zeytin üretimini etkileyen başlıca unsurlar arasında yer aldığını vurguladı. Geçen kış yeterli yağışın alınamaması ve aşırı sıcaklık ile don olaylarının üretimi etkilediğini belirtti. Gaziantep zeytininin markalaşması ve ürün kalitesinin korunmasının çok önemli olduğunu söyledi.

Taklit ve Tağşişe Karşı Önlemler

Ürünlerde taklit ve tağşişe karşı farkındalığın artırılması gerektiğini dile getiren Akıncı, zeytin ve zeytinyağının markalaşmasının sadece ekonomik değil, aynı zamanda kültürel bir mesele olduğunu vurguladı.

Gerçek zeytinyağının değerinin korunmasının hem üreticilere hem de tüketicilere fayda sağlayacağını belirtti, böylece tüketicilerin sofralarına güvenle kaliteli ürünleri taşıyabileceğine dikkat çekti. .

Kaynak: IHA