DOLAR

42,7943$% 0.12

EURO

50,2578% 0.03

STERLİN

57,3665£% 0.11

GRAM ALTIN

5.962,18%0,12

ÇEYREK ALTIN

9.608,00%0,15

TAM ALTIN

38.481,00%0,16

BİST100

11.335,05%0,43

BİTCOİN

3658458฿%-0.63396

ETHEREUM

121149Ξ%0.288

Sabah Vakti a 02:00
Malatya KAPALI
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
a
  • Devlet.TC
  • Sağlık
  • Gül Hastalığı: Erken Tanı İle Kalıcı Kızarıklığı Önleyin

Gül Hastalığı: Erken Tanı İle Kalıcı Kızarıklığı Önleyin

Gül Hastalığı Hakkında Bilinmesi Gerekenler

Gül hastalığı, dünya genelinde yüzde 21 oranında görülen bir deri sorunudur. Bu hastalık, özellikle kadınlarda ve açık tenlilerde daha sık ortaya çıkar. Prof. Dr. Yılmaz, bu rahatsızlığın yanma, kızarıklık ve zaman zaman sivilcelenme gibi belirtiler ile kendini gösterdiğini belirtmektedir. Güneş yanığı veya alerji ile karıştırılabilen bu durum, yanlış anlaşılmalardan dolayı tanının gecikmesine neden olabilir. Erken tanı ve uygun tedbirlerle bu cilt sorununun ilerlemesini durdurmak mümkündür.

Yaş ve Gül Hastalığı İlişkisi

Prof. Dr. Yılmaz, gül hastalığının genelde 30’lu yaşlarda görülmesini beklerken, son yıllarda 20’li yaşlarda da artış gözlemlediğini ifade etmektedir. 40’lı ve 50’li yaşlar ise hastalığın en sık görüldüğü dönemlerdir. Yüzdeki damarların genişlemesi sonucu oluşan kızarıklıklar, hastalara hem estetik hem de psikolojik rahatsızlıklar verebilir. Başlangıçta geçici olan bu kızarıklıklar, dikkat edilmezse kalıcı hale gelebilir.

Hastalığın Tetikleyicileri ve Önemi

Gül hastalığında damar genişlemeleri zaman içinde kalıcı olabilir. Stres, yorgunluk, sıcak hava ve güneş ışığı gibi etkenler, bu rahatsızlığın ataklarını tetikleyebilir. Prof. Dr. Yılmaz, bu durumun önüne geçilmesi için hastaların bilinçlendirilmesi gerektiğini vurgulamaktadır. Ayrıca, hastaların yaşam tarzlarında yapacakları bazı değişikliklerle hastalığın etkilerini azaltmak mümkündür.

Hastalığın Tedavisinde Dikkat Edilmesi Gerekenler

Gül hastalığının tedavisinde hastaların dikkatli olması çok önemlidir. Sadece kremler ve ilaçlar yeterli olmayabilir. Damar genişlemelerinin kalıcı hale gelmesi durumunda lazer tedavileri tercih edilebilir. Ancak lazer tedavisi, sadece mevcut hasarı onarmaya yönelik olup, koruma önlemleri alınmadığında kalıcı bir çözüm sunmaz. Bu nedenle, Prof. Dr. Yılmaz, hastaların güneşten ve aşırı sıcak ortamdan kaçınmalarını önermektedir.

Gül Hastalığında Lazer Tedavisi ve Yanlış Anlayışlar
Lazer tedavisi, bazı durumlarda gerekli olabilir ancak bu yöntemin mucizevi bir çözüm olmadığı bilinmelidir. Prof. Dr. Yılmaz, “Lazer yaptırırım, geçer” anlayışının yanlış olduğunu belirtmektedir. Tedavi sonrasında da koruyucu önlemlerin devam etmesi, hastalığın tekrarlamasını önlemek açısından kritik önem taşır. Gül hastalığında esas olan, alınacak önleyici tedbirler ve bilinçli bir tedavi yaklaşımıdır. .

Kaynak: AA

YORUMLAR

Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.

Sıradaki haber:

İlkbahar ve Sonbaharda Artan Mantar Zehirlenmelerine Dikkat!

HIZLI YORUM YAP

  • Devlet.TC
  • Sağlık
  • Gül Hastalığı: Erken Tanı İle Kalıcı Kızarıklığı Önleyin

Gül Hastalığı: Erken Tanı İle Kalıcı Kızarıklığı Önleyin

Gül Hastalığı Hakkında Bilinmesi Gerekenler

Gül hastalığı, dünya genelinde yüzde 21 oranında görülen bir deri sorunudur. Bu hastalık, özellikle kadınlarda ve açık tenlilerde daha sık ortaya çıkar. Prof. Dr. Yılmaz, bu rahatsızlığın yanma, kızarıklık ve zaman zaman sivilcelenme gibi belirtiler ile kendini gösterdiğini belirtmektedir. Güneş yanığı veya alerji ile karıştırılabilen bu durum, yanlış anlaşılmalardan dolayı tanının gecikmesine neden olabilir. Erken tanı ve uygun tedbirlerle bu cilt sorununun ilerlemesini durdurmak mümkündür.

Yaş ve Gül Hastalığı İlişkisi

Prof. Dr. Yılmaz, gül hastalığının genelde 30’lu yaşlarda görülmesini beklerken, son yıllarda 20’li yaşlarda da artış gözlemlediğini ifade etmektedir. 40’lı ve 50’li yaşlar ise hastalığın en sık görüldüğü dönemlerdir. Yüzdeki damarların genişlemesi sonucu oluşan kızarıklıklar, hastalara hem estetik hem de psikolojik rahatsızlıklar verebilir. Başlangıçta geçici olan bu kızarıklıklar, dikkat edilmezse kalıcı hale gelebilir.

Hastalığın Tetikleyicileri ve Önemi

Gül hastalığında damar genişlemeleri zaman içinde kalıcı olabilir. Stres, yorgunluk, sıcak hava ve güneş ışığı gibi etkenler, bu rahatsızlığın ataklarını tetikleyebilir. Prof. Dr. Yılmaz, bu durumun önüne geçilmesi için hastaların bilinçlendirilmesi gerektiğini vurgulamaktadır. Ayrıca, hastaların yaşam tarzlarında yapacakları bazı değişikliklerle hastalığın etkilerini azaltmak mümkündür.

Hastalığın Tedavisinde Dikkat Edilmesi Gerekenler

Gül hastalığının tedavisinde hastaların dikkatli olması çok önemlidir. Sadece kremler ve ilaçlar yeterli olmayabilir. Damar genişlemelerinin kalıcı hale gelmesi durumunda lazer tedavileri tercih edilebilir. Ancak lazer tedavisi, sadece mevcut hasarı onarmaya yönelik olup, koruma önlemleri alınmadığında kalıcı bir çözüm sunmaz. Bu nedenle, Prof. Dr. Yılmaz, hastaların güneşten ve aşırı sıcak ortamdan kaçınmalarını önermektedir.

Gül Hastalığında Lazer Tedavisi ve Yanlış Anlayışlar
Lazer tedavisi, bazı durumlarda gerekli olabilir ancak bu yöntemin mucizevi bir çözüm olmadığı bilinmelidir. Prof. Dr. Yılmaz, “Lazer yaptırırım, geçer” anlayışının yanlış olduğunu belirtmektedir. Tedavi sonrasında da koruyucu önlemlerin devam etmesi, hastalığın tekrarlamasını önlemek açısından kritik önem taşır. Gül hastalığında esas olan, alınacak önleyici tedbirler ve bilinçli bir tedavi yaklaşımıdır. .

Kaynak: AA

YORUMLAR

Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.

SİZİN İÇİN SEÇTİKLERİMİZ

Sıradaki haber:

Gül Hastalığı: Erken Tanı İle Kalıcı Kızarıklığı Önleyin

HIZLI YORUM YAP